Ünlü iş kadını Leyla Alaton, Türk ekonomisinin geleceği ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Alarko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Alaton, cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Türkiye’de kadınların geldiği nokta, ülke ekonomisi, gelecek yüzyılla ilgili hayalleri, iş kadını olarak yapmak istediği yatırımlar hakkında konuştu.
Sabah’tan Tuba Kalçık’a konuşan Alaton’un açıklamaları şu şekilde:
“Cumhuriyetimizin 100. Yılı’nı kutluyoruz. Neler hissediyorsunuz?
Cumhuriyetimiz güçlü duruşuyla 100 yaşını doldurdu. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında iş dünyası olarak bizler, toplumun gelişmek için desteğe ihtiyaç duyan kesimlerine, özellikle gençlerimize ve kadınlara yardım etmeye devam etmeliyiz. Türk kadını, dünya kadınının yanında kendisini daha şanslı görmelidir. Çünkü Türk kadını, onların kadın haklarına sahip olmalarını sağlayan Atatürk gibi bir lidere sahiptir. Nice 100 yıllara!100. Yılı’nda Türkiye’de kadınların iş hayatında geldiği noktaya dair neler söylemek istersiniz?
Holding son yıllarda kadın çalışan ve yönetici yetiştirmeye yönelik odak grup çalışmalarını hızlandırmıştır. Sadece makro olarak değil, fonksiyonel ve departmana özgü arayış ve çalışmalar neticesinde çalışan kadınlarımızın sayısı her geçen yıl artmaktadır. Holding çatısı altındaki yönetim kurulunda kadın yönetici oranı yüzde 44 oldu. Çok olumlu bir gelişme olarak, üst düzey yöneticiler arasında da kadınlarımızı görmeye başladık. Yönetim kurullarında daha çok kadın olması için uğraşıyorum. Nitekim 3 kadın bağımsız yönetim kurulu üyemiz oldu. Ayrıca yeni yatırımımız olan tarım grubumuzun genel müdürü bir kadın…
UZUN VADELİ DÜŞÜNEN BİR VİZYON ŞART
Türkiye için gelecek yüzyıl hayaliniz nedir?
Gelecek yüzyıl hayalim daha çok kadın ile ilgili. Kadın temsiliyetinin arttığı, kadınların güvenli ve güçlü duruşlarıyla bu ülkenin geleceği olan çocukları yetiştirdiği bir noktaya ulaşılması bunlardan bir tanesi. Bu konuda çok yol kat ettik ancak hâlâ gidecek yolumuz var. İş dünyasına kadın tarzı yönetim gelmesi gerekiyor. Uzun vadeli düşünebilen bir vizyon şart. Kadın tarzı yönetim, EQ’su (duygusal zeka) daha yüksek bir yönetim anlamına geliyor. Yani kadınlar daha iletişime açık, daha şeffaf ve daha ekipçi, egoları daha törpülenmiş oluyor. Kadının doğası çok güçlü. Korumacı ama içten! Kadınlar, günü kurtarmak için değil daha uzun vadeli bakıyorlar.
Türkiye’nin ekonomisine dair neler söylemek istersiniz?
Hep pozitif bakan biriyim. Ülke ekonomisinin geleceğinden umutluyum. Türkiye Cumhuriyet’i Merkez Bankası Başkanı Sevgili Hafize Gaye Erkan gibi çok başarılı, donanımlı, liyakat sahibi bir Türk kadını var karşımızda. Her anlamda pozitif, müthiş bir kadın. Merkez Bankası’nın başına geçeceğini öğrendiğimde çok heyecanlandım. Ay yıldızı ile, Türklüğü ile gurur duyan, yurt dışında yaşamasına rağmen ülkesinden kopmamış bir insan. Ülkem adına büyük mutluluk ve heyecan içindeyim. Başarılı olacağından hiç kuşkum yok. Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Türkiye çok kıymetli bir ülke. Çok aydınlık bir geleceği var ülkemizin.
ATIRIMLARIMIZLA EĞİTİME DESTEK OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Holding olarak 100. Yıla dair yatırımlarınız neler?
Kurum kültürümüzde bulunan eğitime destek yatırımlarımıza devam ediyoruz çünkü toplumsal gelişimin temelinde eğitim var. Cumhuriyetimizin 100. Yılı’nda, ‘Cumhuriyet’in Geleceği Genç Öğretmenler’ adında, Cumhuriyet’in geleceği olan yeni nesli yetiştirecek öğretmen adaylarımıza yönelik büyük bir burs projesi başlattık. Türkiye genelinde eğitim fakültelerinin son sınıflarında okuyan 100 kız öğrencimize eğitim bursu sağlayacağız. Ayrıca burs almaya hak kazanan bu gençlerimizi, Öğretmen Akademisi Vakfı iş birliği ile yeni nesil eğitim teknikleri ve sosyal kabiliyetler kazandırmaya yönelik gelişim programları ile destekliyor olacağız.
Ayrıca Habitat Derneği ile birlikte yürüttüğümüz ve kadının iş hayatına katılımını desteklediğimiz dijital girişimcilik programımız Girişim Öncüleri projemizin finalinde bir fikir maratonu gerçekleştirdik. Çok başarılı iş fikirlerinin yarıştığı finalde, ilk üçe giren girişimci kadınlarımıza teknoloji desteği sağladık. Bu projemizi, önümüzdeki yıllarda da ölçeğini büyüterek devam ettirmeyi planlıyoruz. Girişimcilik ekosistemine katkı sağlayacak ve kadına destek olacak projeleri çok kıymetli buluyoruz. Yine bu yıl içerisinde Türk Eğitim Derneği’nin deprem sonrası başlattığı proje ile ‘Umutlar Yeniden Yeşeriyor’ dedik ve deprem bölgesindeki 100 çocuğumuza 8 yıllık eğitim desteği sağlama taahhüdü verdik. Bilimin Çakıl Taşları projesi ile çocuklarımıza STEM eğitimi verilmesini sağladık. Cumhuriyetin ikinci yüzyılının başında, yani 2024’te de Holding olarak 70. yılımızı kutlayacağız. 70. yılımız kapsamında başlatmayı planladığımız çok büyük bir burs projemiz daha bulunuyor.
‘İTALYA’DA DİZAYN ET, ÇİN’DE ÜRETTİR TÜRKİYE’DE SAT’ DEVRİ KAPANMALI
Yerli markaları kullanmayı teşvik eden paylaşımlarda bulunuyorsunuz. “Satın aldığınız her ürünün menşeine bakın” demiştiniz. Yerli ve milli üretimlerimiz hakkında neler söylemek istersiniz?
Aldığım ürünün menşeini sorguluyorum, nerede üretildiğine bakıyorum. ‘İtalya’da dizayn et, Çin’de ürettir, Türkiye’de sat’ devri kapanmalı. Bunu reddediyorum. Alışveriş yaptığımız yerlere “Türkiye’de üretilmiş ürün var mı?” diye sormamız lazım. Burada bizim tüketici olarak sorumluluklarımız devreye giriyor. Satıcıyı Türk malını alıp rafına koymaya zorlamalıyız. Türk insanının ürettiği, mühendislik bilgisinin içinde olduğu, ülkemde istihdam yaratan firmadan alışveriş yapmak istiyorum.
Babamın Türkiye’ye hediye etmek istediği bir teknoloji ve sağlık yatırımı var. Başta stent olmak üzere, katma değerli, yerli ve milli tıbbı cihazlar üretilmesi ve ihraç edilmesi projesidir. Bildiğiniz gibi Türkiye’de medikal cihaz alanındaki sanayi yatırımları çok az sayıda var. Biz böyle bir işe soyunduk. Hedefimiz yerli ve milli ekonomiye katkı sağlamak, ihracatımızı daha da çoğaltmak.”
patronlardunyasi.com